Şiirler de aşk her renkte açar, çoşkulu bir sel gibi akar bentleri yıkar.
Kırmızı da kıpkırmızıdır aşk efsanedir hiç tükenmez..
Deli kandır damarlarda atar, aklını başından alır
eser deli hoyrat fırtınalar gibi, özlemdir hasrettir tutuşturur da alev alev yakar.
Hayır elene aşk şiirler de eflatun da açar, onunladır zaten kırmızı, ikisinin karışımı, o da vardır aşka dair.
Öyledir cancağzım..
Dalga dalga süzülür içine.
Asildir ölümüne sever gözleri kapalı, bıçak sırtı keskin, çıplak ayaklarıyla yürür üzerin de alıyla moruyla...
Yeşil de aşk ruhuna hapsolur, kendinde onu yoğurur sımsıkıdır yan yana değildir asla, tutkuyla sever sevişir sevgisiyle..
İçin için yanar dadumanını saklar kimse bilmez, ama hep bi hüzün kokar nedense...
Siyah da aşk şiirlerin baş tacı gönüllerin ilacı, delirten acıları
gözyaşlarını, hüzünleri örter, içini delip geçen sızısını gece gibi sarıp sarmalar da içine hapseder.
Yıldızları toplayıp serer eteklerine..
Senin için gece ve ayla danseder denizden yakamozları toplayıp başına taceder.
Kulağına fısıldar en güzel en özel duygularını..
Gökkuşağı gibidir aşklar şiirlerde bazen sevindirir bazen de üzer mi üzer...
Yaşanmış sevdalar rengarenk açar.
Ebediyen ve sonsuza dek
ucu yanık mendil gibi her renkte tüter de tüter...